Ceylan Pala Karadağ: Mesleğimiz, unvanımız ne olursa olsun hepimiz birer tüketiciyiz. Tüketici ne kadar bilgilenirse, ne kadar bilinçlenirse o kadar az mağduriyete uğrar

15 Mart Dünya Tüketiciler Günü tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kutlanmaktadır.  Bu sene pandemi dönemine denk geldiği için tüketici hakları konusunda bilgilenmeye daha çok ihtiyacımız olduğu bir dönemdeyiz. İnternetten alış-verişin yaygınlaştığı bir dönem içerisindeyiz. Peki tüketici olarak yasal haklarımızı biliyor muyuz? Sadece internet değil. Çocuğumuzu gönderdiğimiz okuldan, kredi çektiğimiz bankalara kadar geniş bir kısmı kapsayan tüketici hakları konusunu Ajans Urfa olarak inceledik ve tüketicilerin yaşadığı mağduriyetleri konunun uzmanı olan Avukat Uzman Arabulucu Ceylan Pala Karadağ ile konuştuk.  

 

Öncelikle bize kendinizden bahseder misiniz?

TÜDER Şanlıurfa İl Temsilcisiyim aynı zamanda Şanlıurfa Barosu'nun İl Hakem Heyeti Temsilcisiyim. Tüketici haklarıyla ilgilenmem okul yıllarıma dayanıyor yüksek lisans yaparken Tüketici Hukuku ile özel olarak ilgilendim daha sonra sahada çalışmaya başladım.

Dünya tüketici hakları günü 1915’den beri kutlanmaktadır fakat vatandaşların tüketici olarak haklarını araması 2010’dan sonra yaygınlaştı. Sizce bunun sebebi nedir?

Tüketicinin hakkını aramasının evveliyatında sanırsam 1962 yılıydı ABD de dönemin başkanı John Kennedy ilk kez temsilciler meclisinde tüketici hakları kavramından bahsetti. Aradan 20 yıl gibi bir süre geçtikten sonra BM 1985 yılında Tüketici Hakları kavramını ortaya attı ve bunun önemini vurguladı. Hatta BM evrensel tüketici hakları bildirisi yayınlandı. Bu tarih 15 Mart olduğu için bu günün Dünya Tüketiciler Günü olarak kutlanmasına karar verildi. BM'nin evrensel tüketici Hakları bildirisinde, tüketicilerin ısınmadan, barınmadan tutun en çok bilgi edinme hakkına vurgu yapıldı. Çünkü tüketici ne kadar bilgilendirilirse ne kadar bilinçlenirse o kadar az mağduriyete uğrar. Önemli olan kanunlar karşısında zaten hakları var tüketicilerimizin mağdur olmadan mağduriyetin önüne geçmek, bilinçli bir şekilde alışveriş yapmak. Çünkü mesleğimiz, unvanımız ne olursa olsun hepimiz birer tüketiciyiz.  Biz evden çıktığımızda bir bakkal, markete gidip su, ekmek aldığımızda bir tüketim yapıyoruz. O yüzden tüketici hakkı en temel hakkımız.

Sosyal medya üzerinden alışveriş yaparken nelere dikkat etmek gerekir? Bazı alışveriş sayfalarında ‘iade kabul edilmez’ ibaresi yer almaktadır. Bunun yasal bir dayanağı var mıdır?

İade kabul edilmez ibaresi gördüklerinde hemen çarpıya basıp çıksınlar o adresten. Çünkü ticari işletme görünümü veren şahsi hesaplar var. Zaten kanun diyor ki mesafeli satışlarda tüketicinin teslimden itibaren 14 gün iade hakkı var hem de sebepsiz. Yüz yüze aldığınız bir üründe beğenmedim demeniz iade için yeterli değil illaki bir özrünün olması gerekiyor. Ama İnternet üzerinden satışlarda mesafeli, kapıdan satışlardan ürün tertemiz olsa dahi vazgeçtim diyerek 14 gün içerisinde iade edebiliyorsunuz. Ama sahte hesaplarda iade mümkün olmuyor. Dolayısıyla burada kendi haklarının korunup gözetilmediğini anlayarak onlardan uzak durmalarını öneririm. Onun dışında takip edip ürün satın aldıkları hesabın yerleşik bir işletmesi var mı bir işletmeyle bağlantılı mı bunu niye önemsiyorum Çünkü tüketiciler bir mağduriyet yaşadığında tebligata yarar bir adres lazım. Mahkemeye de başvurduklarında o adrese ulaşabilmek gerekir. Bu şekilde bir mağduriyet yaşanmaması için. Tüketiciler neler yaşadı telefon diye salatalık, oyuncak telefon teslim alan oldu. Yine sosyal medya dışında İnternet üzerinde alışverişlerde bazı sitelere çok güvenmemek gerekir. Belli kıstasları olmadan belli işletmelerle anlaşma yapmıyorlar. Ama bu siteler komisyoncu sıfatıyla site ise siz bir üründe problem yaşadığınızda söz gelimi ürünü iade edip bedelinizin iadesini isteyebiliyorsunuz. Ya da tamirini istiyorsunuz, değişim ya da indirim isteyebiliyorsunuz. Üründe bir defo çıktı siz onu aracı siteden isteyemiyorsunuz. Siz aracı sitede kayıtlı olan A firması B firmasından isteyebiliyorsunuz.

Pandemi döneminde tüketici hakları ile ilgili yaşanan en önemli sorun nedir?

Pandemi döneminde yaşanan en önemli sorun sosyal medya satışlarıydı. Özellikle sosyal medya satışlarında ek kargolarda problemler çok yaşandı. Kargo gecikmesi, ürünlerin hasarı oldu. Ancak kargoyu kapıya kadar getirmelerini gerekirken aşağı bırakmaları gibi bir çok şikayetle karşılaştık. Bu tarz sorunlarda sosyal medya satışlarının yan dalı oldu. Kargo ile yaşadığımız sorunu mağaza gönderici olduğu için kargoda bir sorun yaşarsanız bizim muhatabımız satıcıdır.

 

Pandemi döneminde cezaya maruz kalan işletmeler oldu. Size gelen şikayetler arasındaki en önemli sorun nedir?

Pandemi döneminde en çok şikayet hijyen, maske ve mesafe gibi konularından geldi. Özellikle maskeye çok dikkat edilmemesi büyük sorun oluşturdu.

Okulların tatil edilmesiyle çocuklarının kaydını özel okullardan alan veliler oldu. Bu veliler verdikleri kayıt parasını geri almak istediler. Mağdur olan ailelerin hakları nelerdir?

Özel okul ücretlerinin ödenmesiyle ilgili olarak pandemi ilk çıktığında ilk kısıtlamalar geldiğinde ne diye düşündük. 1 yıl içinde atlatacağımızı toplumsal bağışıklık kazanacağımızı düşündük fakat şuanda bizim pandemiyle yaşamayı öğrenmemiz gerektiği ortada. Birçok akademisyen de diyor ki artık pandemi bizimle birlikte yeni normalimiz oldu. Online eğitim her yerde. Özel okullar online dersleri özenerek yaptıklarını ispatlar iseler bu ders takibi, ödev kontrolü ile olur eğer böyle yapmış iseler o zaman birebir muadil olup ücret iadesi alamayacağı söyleniyor.

Hukuki mütalaada yemek ve servis ücretlerinde olaya göre değerlendirilmesi bildiriliyor. Ancak Şanlıurfa’da baktığımızda servis ücretlerine pek karışılmıyor yemek ücretleri konusunda ise benim görüşüm ücretin geri iadesi.

Son olarak Türkiye genelinde tüketici hakları mahkemesinde açılan davalar arasındaki en iyi geri dönüşüm sizce hangisidir?

En iyi geri dönüşüm dosya masrafları konusunda inanılmaz bir patlama oldu. Çünkü vatandaşlarımız dosya masraflarında çektikleri kredilere ek zaten ekspertiz ücreti veya bir diğer kısım masrafları ödüyorlardı. Bunun yanı sıra dosya masrafı adı altında içeriği belli olmayan ücretler alınıyordu daha sonra  bunlar iptal edildi. Ancak şuanda mevcut kanuni düzenlemeye baktığımızda ise yeni düzenlemeler var.Şuan da kredi tahsis ücreti binde beşi geçmeyecek şekilde tahsis ediliyor.

Tüketici aidatı olan bir kredi kartı kullanımında da müşterinin izninin ve rızasının dışında asla olmaması gerekiyor.

BİHA