Bisiklet grupları ve dernekleri Türkiye’nin birçok ilinde bisiklet kazasında hayatını kaybeden sürücülere yönelik basın açıklaması yapıp ardından pedal çevirdiler. Devlet Su İşleri (DSİ) 15.Bölge Müdürlüğü önünde yapılan açıklamaya birçok bisiklet sürücüsü katıldı.
'258 BİSİKLETLİ CAN VERDİ'
Son iki yılda 258 bisikletli trafikte hayatını kaybetti. Kazaların tamamı araç sürücülerinin, bisikletlilere arkadan çarpmasıyla meydana gelmesi dikkat çekti. Urfa Bisiklet Topluluğu Spor Kulübü Derneği kazalara dur demek için tüm bakanlıklara çağrı yaptı.
Urfa Bisiklet Topluluğu Spor Kulübü Derneği Başkanı Mehmet Aslan, “Bisikletlilerin hayatını kaybettiği kazaların en sonuncusu İzmir ve Ankara'da yaşandı. İzmir'in Çiğli ilçesinde antrenman yapan Karşıyaka Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü Bisiklet Takımı sporcusu Zeynep Aslan(32), ters yönden gelen bir kamyonun altında kalarak yaşamını yitirdi. Ankara'da ise 19 yaşındaki bisikletli Umut Gündüz, alkollü bir sürücünün kullandığı aracın çarpması sonucu hayatını kaybetti. Böylece sadece son bir ayda kazalarda ölen bisikletli sayısı 11'e yükseldi” ifadelerini kullandı.
‘ÖLÜM GÖZ GÖRE GÖRE GELİYOR’
Urfa Bisiklet Topluluğu Spor Kulübü Derneği Başkanı Mehmet Aslan, ölümlerin Tamamının bisikletlilerin emniyet şeridinde arkadan çarpmayla hayatını kaybettiğine, Motorlu taşıt sürücülerinin ‘duyarsız, dikkatsiz, bisikletliye saygısız’ oluşundan kazaların yaşandığına dikkat çekerek, "Aslında bunları kaza olarak nitelendirmek bile mümkün değil. Çünkü birçok kaza motorlu araç sürücüsünün en sağda ve önünde giden bisikletliyi görmesine karşın yaşanıyor. Yani görmesine karşın bisikletliye çarpıyor. Kaza sonrası ise beyanlar hep 'görmedim ya da yolun ortasından gidiyordu' diye oluyor. 258 kazada 258 sürücünün de haklı olması mantık dışı. Kazaların önemli bölümünde kamera görüntülerine baktığınızda da bu durum açıkça oraya çıkıyor. Yani bisikletli için ölüm göz göre göre geliyor" dedi.
‘BİSİKLETİN TAŞIT OLARAK KABUL EDİLMELİ’
Kaza sayısındaki bu artışın artık toplumun her kesimi tarafından görülmesi gerektiğini ve bisikletli yaşamın gelişmesi için tedbir, denetim ve eğitimlerin artırılması gerektiğini ifade eden Aslan, "Tüm bakanlık ve yerel yönetimlere Türkiye genelinde bir çağrı yapıyoruz. Hız sınırları kontrol altına alınmalı, bisikletin taşıt olarak sürücüler tarafından kabul görmesi sağlanmalı. Güvenli şeritler ayrılmalı. Evrensel kuralların müfredata alınması ve insana saygının üzerinde durulması için harekete geçilmeli" diye konuştu.
'DÜNYA ARABASINI SAYGIYLA KULLANIYOR'
Güvenli bisikletli ulaşımın trafikte benimsenmesi gerektiğini söyleyen Aslan, "Trafik kanunu çıktığından beri yazan bir madde var. O da diyor ki bisiklet bir ulaşım aracıdır. Bu aracın trafikte nasıl kullanılacağı yine kanunda yazıyor. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre bisikletliler varsa bisiklet yolunu, bisiklet yolu yok ise motorlu araç yolunun bir şeridini kullanırlar ve geçiş önceliğine sahiptirler. Ama ehliyet kavramında ise Türkiye'de sadece otomobili kullanmaya yönelik bir algı var. Otomobili kurallara uygun kullanmaya yönelik algı yok. İnsanlarda bu algının yaratılması mümkün, çünkü dünya aracını böyle kullanıyor. İnsana saygıyla kullanıyor" ifadelerini kullandı.
‘ELLERİNİZ KANA BULANMASIN’
Aslan, “Bisiklet sürücüleri olarak öncelikle trafik güvenliği önlemlerin artırılmasını istiyoruz. Çünkü bisikletime çarparsan ölürüm. Bunun için tüm trafik birimlerinden tüm araç sürücülerine bu konuda durmaksızın uyarılar yapılmasını istiyoruz. Motorlu taşıt eğitimleri ve sınavlarında da bu konunun ciddi şekilde ele alınmasını istiyoruz. Ortada 258 can var. Sadece iki yılda kaybettiğimiz 258 kişi işte tüm bunların olmaması yüzünden hayatını kaybetti. Bu ölümleri durdurmak hepimizin elinde, devam etmesi ve ellerimizin kana bulanması da yine bizlerin elinde. Gelin bu kazaları durduralım" diyerek sözlerine son verdi.
BİHA